24 Ekim 2015 Cumartesi

Selen Gülün, Mozambik Semalarına :: Hmm...

Selen Gülün - Başka albüm kapağı fotoğrafı.
Fotoğraf: Volga Yıldız
Uzun zamandır blog'a hiçbir şey yazmadığımı fark ettim. Hem GaRaJ Müzik'te çalışırken garaj.org'a, hem de zaman zaman buraya müzik ve gittiğim konserlerle ilgili kısa ve amatör yazılar yazmıştım. Yine öyle bir şeyler karalama (klavyeleme) işine giriştim.

Bu dönem iki kere tıpkısın aynısı bir olayda bulundum. Ya da kendimce bu olayı yaşattım. Yani buradaki yazıya mevzu bahis olan olay, Cafe Mitanni'de gerçekleşen Selen Gülün Trio konserleri. Öncelikle geçen yıldan beridir sürekli bir yarın, haftaya, bir dahaki ay Mitanni'ye gidip bir şeyler dinleyeyim isteği var. Olmuyor, olmuyor, olmuyor. Birinci sebep tabii ki kıçımı kaldıramamaktan, ikincisi de Taksim'den gerçekten nefret ediyorum. Hâlâ da ediyorum. Değişen bir şey yok. Yani değişen ne oldu? Kıçımı kaldırabildim. Konserde çektiğim fotoğraflara Instagram hesabımdan bakabilirsiniz.

Orhan Deniz (b), Selen Gülün (v,p)
Bu dönemde gittiğim ilk Selen Gülün Trio konseri 30 Eylül'deydi. O performansta basta Orhan Deniz, davulda da Ediz Hafızoğlu vardı. Bu yazıyı okuyacak insanlar arasında Hafızoğlu'nu tanımayan çok azdır. Davulcunun hası olduğu için, birçok grupta karşınıza çıkabilir. "Aaa Ediz mi çalıyormuş?" sıkça kullandığımız nida içeren soru cümlelerinden biri. Orhan Deniz'i konser esnasında ilk defa duyma şansına eriştim. Geçtiğimiz aylarda saçma sapan bir sebeple yitirdiğimiz Değer Deniz'in kardeşiymiş. Yeni müzisyenleri dinlemek her zaman çok keyifli. Çünkü kulak keserken ayrı bir merak oluyor. Ayrı bir dikkat. Piyanoda ve vokalde de tabii ki trio'ya ismini veren Selen Gülün vardı. Selen Gülün'ü ilk olarak 27.12.2008(kontrol ettim)'de Kürşat Başar'ın Kanaltürk'teki süper ötesi (o dönem izlediğim tek TV programı o idi) programında dinlemiştim. Orada Sibel Tüzün ile yaptıkları Jazz Project hususunda bir şeyler çaldılar herhâlde. Neyse tam 7 yıl olmuş işte. O gün bugündür kıyısından köşesinden dinliyoruz ve ilk defa canlı kanlı dinleme fırsatını yakaladım ve büyük keyif aldım. Özellikle Ediz Hafızoğlu'yla beraber çaldıkları kadar konuşmaları da ayrı bir keyif katıyor (gülücük). YouTube'daki bir iki canlı performansa mutlaka kulak verin. Albümleri alıp ya da işte internet ortamından istediğiniz zaman dinlersiniz zaten. Önemli olan canlılar.


Demirhan Baylan - Anlamlı Hatalar albüm kapağı fotoğrafı.
Bu dönemdeki tıpkısının benzeri ikinci olay, yine bir Selen Gülün Trio konseri. O konserin kadrosu da bambaşkaydı. Selen gülün Trio'nun as kadrosu nasıldır onu bilemiyorum. Tahminim Selen Gülün, Demirhan Baylan, Cengiz Baysal üzerine ama emin değilim. Yakın dönem arkadaşlar oldukları için böyle bir tahmin yaptım. He ama dinlemeye gittiğinizde bambaşka bir kadro çıkabiliyor. Bence bu da ayrıca bir keyif katıyor. 21 Ekim'deki bu performansın kadorsu da saydığım kadroya benzerdi. Cengiz Baysal Ankara patlamalarından dolayı ABD'ne geri dönünce davulcu olarak Monika Bulanda o akşam sahne aldı. Monika Bulanda ve Demirhan Baylan'ı da canlı olarak ilk defa dinledim. Bas gitar çalmasam da, bas gitar sahibi olduğum için basçılara ekstra ilgim var. Bir de penayla bas çalanlarla aram pek iyi değil ama Baylan Baba çok iyi ya (gülücük)... Aile babası olarak göbeğin çok yakıştığını belirtirken fırsattan istifade ilk hangi albümünü falan dinledim onu düşünüyorum. Sanırım ilk olarak Anlamlı Hatalar albümünü dinlemiştim. "Cool" bir albüm kapağı vardı. Sonuç olarak ikinci konser de çok hoş geçti. 5-10 kişiye çalmak müzisyenleri muhtemelen acıtıyordur ama dinleyici açısından çok huzurlu olabiliyor. Hayatın özeti bu galiba. Aynı şeye birisi sevinirken, bir başkası sinir olabiliyor. Herkese yetecek kadar sevgi, yok mudur nedir?

Monika Bulanda (d)
Ayrıca Cafe Mitanni'ye de değinmem lâzım. Çok güzel bir "caz kafe" diyebiliriz herhalde. Canlı olarak dinlemek istediğim birçok isim çalıyor ve ölmeden hepsini dinlemem lâzım. Umarım zaman ve mekân, bu dileği gerçekleştirme şansını mümkün kılar. Bu yazıyı yazarken, TAD'ın Uzun İnce Bir Yoldayım'ını dinledim. TAD (Akın Eldes, Demirhan Baylan, Turgut Alp Bekoğlu)'ın ne olduğunu da parantezin içine içine yazdım. Kısaca ustalar oluşumu.

Son son son olarak da Selen Gülün Trio, bu kadroyla (Selen Gülün, Demirhan Baylan, Monika Bulanda) Sırbistan'da bir caz festivalinde çalacaklar. Kendisi Selen Gülün FB sayfasından duyuru yapar büyük olasılıkla. Bir de Mozambik'te (evet Mozambik) bir şeyler çalacak kendileri. 30 - 31 Ekim'de Maputo - Mozambik'te More Jazz Series festivalinin beşincisinde biri solo, biri de trio olmak üzere iki kez sahne alacak. 29 Ekim'de de Mozambik'teki Türkiye Büyükelçiliğin'de Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu'nda yine solo bir konseri olacak. İşte Mozambik falan...

More Jazz Series (Mozambik) Posteri